17. gün “Zengin arkadaslarim var artik” 15.07.2012

Bir canlilik, bir hareket var diyorum dagin basinda, megersem bugun Pazarmis, herkes bahcede kahvalti yapiyor. Ben tarlanin ortasindan sicak tam bastirirken apar topar kactim. Birinin bahcesinin kapisini aralasam, selaminaleykum deyip otursam masaya… Tam da sucuklu yumurta mutfaktan bahceye dogru yol aliyor olsa, “hat hat sogutmadan” deyip en guzeline ramazan pidesini bansam, sonra bas parmagimla sucugu alip agzima soksam hepsini. Ve ayni sirayi takiben bitirsem o tavayi. “Sen misafirsin yavrum yiyeceksin tabi, gencsin de, heh he” deseler. Allahim. Sucuklu yumurta. Onun yerine 10km ilerideki koy kahvesinde espresso ile cikolatali KIROSAN yiyorum.

Colleferro denen yerden oglen sicaginda ciktim. Arada bir guzel manzarasi olan SS6 numarali kamyon yolunu takip ederek gidiyorum. Roma’daki kazadan beri belim ve ayak bilegim biraz agriyor ama o frenlerin surtmesi dunyadaki en sinir bozucu sey oldugundan diger dertleri unutturuyor. Frenleri surtturerek yokus cikiyorum. Psikolojim toparlayamayacagim hasarlar goruyor. Muzigin sesini ne kadar acsam da faydasiz. Ama sunu farkettim ki artik yokuslar aglatmiyor ve artik kilometreleri saymiyorum. Her baktigimda 10’ar atmis oluyor kilometreler. 60’i gectikten sonra saat yine 6 oluyor. Cunku hep gec basliyorum binmeye. Artik yavastan kalacak yer bakmanin zamani geldi.

P1020210

Ceprano sapagi kader aninin belirlendigi yer. Ya bilinmeze devam edecegim ya da Ceprano denen kucuk sehirde kalacagim. Giriyorum. Nehirli bir koy iste bi ozelligi yok derken kocaman terkedilmis sanayi cikiyor karsima.P1020211

Merkezde kalacak yer soruyorum. Bir otel bir de otoyola baglantinin orada bir bed&breakfast varmis. b&b’yi aramaya basliyorum ama araya otoyol girince umidim kesiliyor. Otel de 4 yildizliymis zaten… Neyse coban gibi ortalarda dolanirken atolyelerini boyayan bir arkadas grubu goruyorum. Hemen sesli fren yapip soruyorum var mi buralarda kalacak yer diye. Ingilizce sikinti oluyor, arkadaslarina telefon ediyorlar tercume icin. Tum grup isini gucunu birakip seferber olup dusunmeye basliyorlar ama dusun dusun bulamiyorlar bi yer. Nehir kenarina cadir atsam mahallenin picleri rahat birakmaz, zaten kiz basina gitme diyorlar. Ben huzunlu bakislar atiyorum, sizin hep eviniz var di mi buralarda, oh kimbilir ne rahattir diye duygu somurusu yapiyorum. Derken bir tanesi uzun uzun bakiyor, sanirim arkadaslarina “ay ne idugu belirsiz hirli midir hirsiz midir, ay ama kiz basina ya, cok pis ama bi yandan da ter ve pislik icinde, ama ben de bir anneyim onu boyle birakmaya vicdanim elvermez” gibi seyler soyledigini tahmin ettigim bir vicdan muhasebesine basliyor. Sonuc olumlu, beni evlerine almaya karar veriyor. Ama sehir icindeki evlerine degil de 3 km otedeki yazlik evlerine gidiyoruz. Hemen oradan bir arkadaslari bisiklet bulup bana eskortluk yapiyor, digerleri arabayla gelecek. Yolda italyanca-ingilizce sacmaladiktan sonra mukemmel bir yere variyoruz.

Beni davet eden kadinin esi burayi, yani yazliklarini, ahsap bot yapmak icin atolye olarak kullaniyor. Hobi olarak tabii, aslinda avukat ve mimar (yuh). Esi de avukat ve ayni zamanda dunyada sadece 5 ulkede olan Demokrat-Ateistler partisinin Italya kurucusu.

P1020214

Oha lan cennete dustum resmen. Guzel bir dus yapiyorum, kirlileri bir torbaya dolduruyorum. Yemekten once arkadaki havuzda bira keyfi yapiyoruz! Aksam beni merkeze yemege goturuyorlar. Yemekten once merkezdeki evlerinin camasir makinesinde les gibi camasirlarimi yikiyorum. Sonra ekxtra otesi karisik pizza soyluyorum, masadaki diger insanlar peynirli ya da brokolili yerken. Sehrin tarihi, politika ve geyikten sonra arkadaslarinin actigi bir sokak sergisini geziyoruz. Konu su eski sanayi bolgesinde calisan iscilerin hayatlari. Burasi aslinda iscilerin yasadigi bir koymus, hepsi o kagit fabrikasinda calisiyormus yillar once. Can sesleriyle is basi yapip, can sesleriyle paydos yaparlarmis, o yuzden sergide fonda hep can sesi vardi. Sanat sepet… Sonra cipleriyle beni yazlik evlerine birakiyorlar, anahtari elime veriyorlar ve bu ev senin bu gece haydi iyi uykular deyip vedalasip gidiyorlar.

Cift kisilik supersonik yatak ve tum ev benim. Buzdolabindakiler de tabi…

78km


Bike route 2025275 – powered by Bikemap
This entry was posted in Tur 2012 and tagged , , , . Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *