6. gün “burası venis italiya” 04.07.2012

Bugün gebeş günü. Deniz kenarında ormanın içindeki emekli kampinginde her öğünden sonra uyuyoruz. Nemli sıcak var. 2 yıldır tatil yapamamanın acısını çıkarayım diyordum ama güneşi sevmiyormuşum meğersem. Tüm gün matları kuma serip güneş geldikçe o matları gölgeye kaydırmakla geçti.
Bulgur pilavı pişirdim, fasülye ve ton balığıyla yedim. Rota planları yapıyorum. Malum Venedik’ten sonra yalnız devam edeceğim. Abim hala “yaz sıcağında Alplere git serin serin, ne yapacaksın bok kokulu Venedik’te” diyor, en çok da İtalya’nın yollarının güvenliği meselesi yüzünden ki gerçekten de İtalya sınırını geçer geçmez kornalar, sollamalar başladı.

Çocuklar alışverişten döndü, denize koştuk.  Bir yandan Seda’nın Viyana yerine yalnışlıkla Venedik için aldığı turistik rehberi okuyorum. Rehberde bolca gelgitler yüzünden Venedik’in bir gün batacağı muhabbeti var. Gözümüzle gördük, denizin içinde kum tepeciği vardı. Orada bir kaç saat oynayıp akşam yemeği hazırlamaya başladık. Ozan yine ciddi ifadeyle soğanları ince ince doğramaya başladı, ben o arada Uykusuz okudum. Seda ile Özgün’ün biriktirip getirdiği Uykusuz’ların yarısını onlara geri verdiğim için çok pişmanım.

Yeni favorimiz;

“Oo Memo
Burası Venis İtaliya
Kumlar karıştı mayolara
Nasıl bir yaşam, nasıl bir zaman”
 

İtalyan nutellasının çok methini duydum ama ishal artar korkusuyla yiyemiyorum. Ozan karşımda kaşık kaşık nutellaları eblek ağzına sokup duruyor. Bir de sivrisinek meselesi var. Kıyafetlerin üstünden, tuzluyken, terliyken, pisken her türlüyken yiyen sivrisineklerin gündüz de yediğini hiç görmemiştim. Sinek ilacı onlar için adeta baharat.

O değil de ben gerildim. Bu ülke çok büyükmüş. 3 gün gittik daha en başındayız. Hele bi de yalnız, yapayalnız…allahım yardım et yarappim.

This entry was posted in Tur 2012. Bookmark the permalink.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *